Hilmi Güler: “Fındığı Firmaların İnsafına Bırakmayacağız”

AnasayfaEkonomi

Hilmi Güler: “Fındığı Firmaların İnsafına Bırakmayacağız”

Güler, fındık sektöründe yaşanan tekelleşmeye karşı mücadelelerini sürdüreceklerini belirterek, “Fındığın fiyatını biz yani üretenler belirleyeceğiz” dedi.

Paylaş

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı M. Hilmi Güler, fındık sektöründe yaşanan tekelleşmeye karşı mücadelelerini sürdüreceklerini belirterek, “Fındığı da fındık fiyatını da monopsonik, yani alıcı piyasasında tekelleşen firmaların insafına ve tekeline bırakmayacağız. Fındığın fiyatını biz yani üretenler belirleyeceğiz” dedi.

Ordu’da tekelleşmeye karşı yapılan mücadelede önemli bir adım atıldıktan sonra yaşanan gelişmeleri değerlendiren Başkan Güler, şunları söyledi:

“Rekabet Kurulu ‘monopsoni’ olarak yorumladı. Biz de o şekilde olduğunu göstermek istedik. Monopsoni alım gücünü kötüye kullanmak, rekabeti usulüne uygun kullanmamak yönünde çalışma oluyor ve bundan dolayı yapılan çalışmalarda rekabet kuralı önce haklı görerek bizi çalışmayı başlattı, sonra da taahhütler istedi. Taahhütler olmasaydı ceza durumuna düşecekti. Türkiye’de bir fiyat açıklandığı zaman, özellikle Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanıyordu bu. Daha önceden 33 gün sonra İtalyan Ferrero firması böyle açıklamalar yapıyordu ve aynı zamanda da rekabetin kötüye kullanıldığını tespit ettiler ve bunun kararını verdiler.”

Başkan Güler, Türk fındığının değerinin artacağını ve fındık fiyatının artık üreticiler tarafından belirleneceğini vurgulayarak, “Şu anda 3 dolardan 4 dolar civarına çıktı fiyatı. Fiyatını ilk defa revize etti. Türk fındığının dışa bağımlılığını düzeltmiş olduk. Hem verim artırıcı çalışmalarla hem fiyatının daha rekabetçi bir ortamda gerçek değerini bulma noktasında iyi bir sonuç alacağız” şeklinde konuştu.

Başkan Güler, Ordu’nun fındık üretimindeki üstünlüğüne dikkat çekerek, “Ordu tek başına İtalya’nın ürettiği fındığın 4 katını üretiyor ve bu noktada özellikle Ordu’nun böyle bir üstünlüğü var. Giresun’la beraber de daha fazla, yani yüzde 70’e yakın kısmını üretiyorlar ve böylece bir firma kendisi bu kadar hakim olmadığı halde gücünü kötüye kullanarak, rekabet şartlarını negatif kullanarak burada fiyat belirlemede haksız rekabete sebep oluyordu. Bunu önlemiş olduk” açıklamasında bulundu.