Doğum Oranlarındaki Düşüşe Karşı Önlem Alınacak

AnasayfaGündem

Doğum Oranlarındaki Düşüşe Karşı Önlem Alınacak

TÜİK'in 2023 verilerine göre doğurganlık hızı düşüşte. Cumhurbaşkanı Erdoğan, doğum izni ve destek paketleriyle durumu düzeltmeyi hedefliyor.

Paylaş

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2023 yılı doğum istatistiklerine göre, Türkiye’de doğurganlık hızı 2001 yılında 2,38 iken, 2023 yılında 1,51’e geriledi. Bu düşüş, doğum oranlarının alarm verici düzeyde olduğunu ortaya koydu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Doğum Hızına Dikkat Çekti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, doğum hızındaki düşüşe dikkat çekerek annelere yönelik yeni doğum paketleri hazırlanması için bakanlıklara talimat verdi. Erdoğan, doğum izninin dört aydan bir yıla çıkarılması önerisini destekledi ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Bu konuda asla klasik maliye olarak hareket etmeyeceğiz. Bize ne düşerse varız” diyerek bu girişimi desteklediğini açıkladı.

Yeni Destekler İçin Çalışmalar Başladı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, AK Parti’nin strateji ekibine doğum izninin bir yıla çıkarılması ve ek destekler hakkında bir sunum yaptı. AK Parti kurmayları, dünya örnekleri incelenerek ikinci ve üçüncü çocuğa kademeli devlet desteği verilmesi gerektiğini vurguladı. Toplantıda, kreş veya kira desteği, kadının özlük hakları ve maaşında yapılabilecek düzenlemeler gibi konular da gündeme geldi.

Kadınların Talepleri ve Devlet Desteği

AK Parti yetkilileri, kadınların çocuk sahibi olma isteğine yönelik kapsamlı bir çalışma yapılması gerektiğini belirtti. Kadınların çocuk sahibi olma isteklerini desteklemek için kreş desteği, çalışan desteği ve kira desteği gibi konuların önemine değinildi. İkinci ve üçüncü çocuğa yönelik devlet desteği sağlanmasının önemi vurgulandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Açıklamaları

Cumhurbaşkanı Erdoğan, düşen doğum oranları ile ilgili yaptığı açıklamada, aileye yönelik tehditlerin arttığını ve Türkiye’nin nüfusunun kendini yenileme eşiği olan 2,1 seviyesinin altında olduğunu belirtti. Erdoğan, “Bu, Türkiye açısından varoluşsal bir tehdittir. Nüfus millet olarak en büyük gücümüzdür, bunu korumak zorundayız” dedi.