Schengen Krizi Büyüyor: Vize Ret Oranı 4 Yılda 3 Kat Arttı!

AnasayfaGündem

Schengen Krizi Büyüyor: Vize Ret Oranı 4 Yılda 3 Kat Arttı!

Paylaş

Türk vatandaşlarının Schengen vize başvurularında ret oranı 4 yıllık süreçte büyük artış gösterdi. 2019’da %9,7 olan ret oranı, 2023’te %16,1’e yükseldi. Bu artış, seyahat acentelerini de zor durumda bıraktı.

Yaz Mevsimi Vize Engeline Takılıyor

Yaz mevsimi yaklaşırken birçok vatandaş yurt dışı seyahat planları yapıyor. Fakat Schengen bölgesi ülkelerine vize randevuları mayıs ayı sonuna kadar kapalı. İtalya’da randevular haziran sonuna kadar kapalıyken, ABD vizesi için 2025’e kadar randevu alınabiliyor.

TÜRSAB Başkanı: “İnsanların Seyahat Özgürlüğü Elinden Alınıyor!”

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, vize randevularında yaşanan sorunlara ilişkin yaptığı açıklamada, kontenjan sıkıntısı ve randevu sisteminin yetersizliğine dikkat çekti. Bağlıkaya, “Vize müracaatı yapabilmek dahi ayrı bir başarı” dedi.

Vize Randevularında Fiili Engeller

Bağlıkaya, 2023’ün ortasından beri vize randevularında fiili olarak sorun yaşandığını ve gece yarısı açılan sınırlı kotanın da yeterli olmadığını söyledi. Randevu sıkıntısının had safhada olduğunu ve aracı kurumların randevuları kendi kurdukları acentelere tahsis ettiğini belirten Bağlıkaya, “Yaklaşık 80 euro vize ücreti, 40 euro civarında da randevu parası var. Randevu paraları iade edilmiyor.” dedi.

Ret Oranları 3 Kat Arttı

Bağlıkaya, 2019’da Türk vatandaşlarının vize başvurularında ret oranının %9,7 olduğunu, 2023’te ise %16,1’e yükseldiğini açıkladı. 2023’te 1 milyon 55 bin vatandaşın vize müracaatı yapabildiğini belirten Bağlıkaya, “Kontenjan sıkıntısından dolayı vize başvurusu yapamayan vatandaşların sayısının müracaat yapabilenlerin katbekat üzerinde olduğunu” söyledi.

“En Büyük Zararı Seyahat Acenteleri Görüyor”

Bağlıkaya, vize engellerinin en büyük zararı seyahat acentelerine verdiğini ifade etti. Sorunun çözümü için Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı’nın müdahalesini talep eden Bağlıkaya, “Önceleri güvenlik ve kontenjanla bağlantılı olduğu lanse edilen bu konu, artık bir insanlık sorununa dönüştü. İnsanların seyahat özgürlüğü elinden alınıyor.” dedi.